şaka felan, pazartesi günü kanada’dan ayrılıp, cuma günü kanada’ya geri döndüm, şu anda da hala kanada sınırındayım. sadece bir göl var bizi ayıran. daha fazla yol yapmak istemediğimiz için, newport, vermont’ta kaldık bu gece. 1 saat daha yolumuz var, gitmemiz gereken greensboro’ya.

vermont, klasiktir. yeşillik, kırmızı ahırlar ve sessizlik. şu anda da, böyle bir yerde kalıyoruz. küçükken, kartpostallarını görüp, gideceğime asla inanmadığım yerler bu fotoğraflar.

daha çok kırmızı ahır arayacağım. michigan’da çok beceremedim. özellikle drone çekimlerimiz, başlı başına bir epic faildi.
biyolojik uyanma saatim 6. yorgun da olsam, kalkıyorum ama gün içinde mutlaka kafamı koyuyorum. keşke böyle olmasa, düzenimi bir an önce oturtsam grand rapids’e dönüp. gerçi bugün dahil, sadece 3 gün buradayım.
sabah, tek başıma kalınca, gidip yürüyüş yaptım. ilginç şeyler yakalamaya çalıştım.


en sonunda göle ulaştım, birisinin girilmesi yasak yazısına aldırmadan. çünkü başka türlü gölü göremedim.

bugünün planı cenaze ama sanırım istenmiyorum, covid korkularına karşı. çok da umrumda değil açıkçası. yapacak, öyle çok şey bulurum ki. kaldığımız ikinci otel, zaten deniz oyuncağı merkezi olacak. eğlenirim tüm gün. bol bol fotoğraf çeker, blog yazarım.
pera palas’ta gece yarısından sonra, bir de dark adında bir dizi buldum, kapılarla zaman yolculuğu yapılan. ders çalışmaktan bunaldığım anlarda, ona bakıyorum.
çocuk kalpli